– Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi’nde Bursalı bir firmanın özel yazılım ile geliştirdiği oyunlaştırılmış simülasyon, vücut hareketleriyle yön verilen Hezarfen Ahmet Çelebi ya da bir astronot formundaki üç boyutlu model sayesinde çocuklara uçma hissi veriyor – Oyunlaştırılmış simülasyonun yapımcısı Hanişoğlu: – "Çocukluğumuzdan beri kollarımızı iki yana açıp uçak gibi ses çıkararak, uçmuşuzdur. Oyun, bu uçma duygusunu tetiklediğinden dolayı 7’den 70’e herkesin severek oynadığı bir hale geldi" – Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Altepe: – "Düzenekle çocuk, Hezarfen Ahmet Çelebi gibi uçabiliyor ve onun hareketlerini yaparak, Galata’dan Üsküdar’a kadar o nasıl bir yolculuk geçirdiyse yaşıyor ve hissediyor"
– Bursalı bir firmanın özel yazılım ile geliştirdiği oyunlaştırılmış simülasyon, vücut hareketleriyle yön verilen Hezarfen Ahmet Çelebi ya da bir astronot formundaki üç boyutlu model sayesinde, çocuklara uçma hissi yaşatıyor.
Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi’nde kurulan sistemde, vücut hareketi algılama cihazı (kinect) ile insan hareketleri bilgisayara gönderiliyor ve burada özel olarak hazırlanan yazılım ile kontrol sağlanıyor. Başta çocuklar olmak üzere kullanıcılar, dev ekrana yasıyan Hezarfen Ahmet Çelebi veya astronot formundaki üç boyutlu modele, sadece vücut hareketleriyle yön veriyor.
Oyunlaştırılmış simülasyonun yapımcısı Aşkım Hanişoğlu, yaptığı açıklamada, 4 senelik bir çalışmayla bu oyunlaştırılmış simülasyonu hayata geçirdiklerini söyledi.
Hanişoğlu, burada "kinect" teknolojisinin kullanıldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Firma olarak Ar-Ge çalışmaları yaparken, ‘bu teknolojiyi nasıl geliştiririz’ diye düşündük ve Hezarfen Ahmet Çelebi aklımıza geldi. Onun uçuşunu bir oyun simülasyonu haline getirdik. Ondan sonra da Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi’yle görüştük. Onlar da çok beğendiler ve böylece oyunun kurulumunu yaptık. Bunun dışında galaktik uçuş, Bursa üzerinde uçuş da var. Birden fazla uçuşlar düzenledik."
Oyunun sadece Bilim ve Teknoloji Merkezi’nde oynanabileceğini belirten Hanişoğlu, "Oyunun tüm teklif hakları ve Ar-Ge çalışmaları bize aittir. Şu anda Türkiye’de sadece Bursa Bilim ve Teknoloji’nde mevcut, bu oyun" dedi.
Hanişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çocukluğumuzdan beri kollarımızı iki yana açıp uçak gibi ses çıkararak, uçmuşuzdur. Oyun, bu uçma duygusunu tetiklediğinden dolayı 7’den 70’e herkesin severek oynadığı bir hale geldi. Hezarfen Ahmet Çelebi Simülasyonu, onun Galata Kulesi’nden atlayarak, Üsküdar’a inişini simüle eden bir oyun. Galata Kulesi’nde atlıyor, aynı çocukken yaptığımız gibi kollarımızı iki yana açıyoruz. Sağa doğru eğildiğimizde sağa, sola doğru eğildiğimizde sola gidiyor ve oyundaki yeşil noktaya inişi sağlıyoruz. İnişi gerçekleştirdiğinizde, ‘Uçuş başarılı’ diyor, eğer rotadan çıkar da başka yöne gider ve bu inişi yapamazsak ‘Uçuş başarısız’ diyor."
Oyunla bir inovasyon yaptıklarını anlatan Hanişoğlu, halihazırda var olan bir takım teknolojik ürünleri bir araya getirip yeni bir yapıda birbiriyle buluşturduklarını da sözlerine ekledi.
– Galata’dan Üsküdar’a yolculuk
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe de çocukların birçok bilim dalıyla ilgili çalışmaların, aslında yıllar önce bu topraklarda gerçekleştirildiğini öğrenmesi amacıyla birçok çalışma yaptıklarını aktardı.
İlmin ve bilimin gerçek anlamda doğudan batıya nakledildiğini, çocuklara göstermek istediklerini anlatan Altepe, şunları kaydetti:
"Burada, Hezarfen’in Galata Kulesi’nden Doğancılar Parkı’na, Üsküdar’a uçması ve onun yaşadığı serüveni çocukların yaşayabilmesi ve hissedebilmesi için düzenek geliştirilmiş. Düzenekle çocuk, Hezarfen Ahmet Çelebi gibi uçabiliyor ve onun hareketlerini yaparak, onun kalktığı Galata’dan Üsküdar’a kadar o nasıl bir yolculuk geçirdiyse yaşıyor ve hissediyor. Bu da onda bir iz bırakıyor ve bunların yüzyıllar önce ilk defa buralarda denendiğini, birçok şeyin ilk defa bu topraklarda, bizim bilim adamlarımız tarafından yapıldığını ve Batı’nın bunları bizden aldığını görmüş oluyor. Böylece kendine öz güven geliyor ve ‘Demek ki bunları tekrar biz de yapabiliriz’ diyebiliyor."
