TSK ‘dan yapılan açıklamada şöyle denildi:
"22 Haziran 2012 tarihinde, Doğu Akdeniz ’de, uluslararası hava sahasında, Suriye tarafından düşürülen Hv.K.K.lığımıza ait RF-4 uçağı ile temasın kesilmesini müteakip başlatılan arama kurtarma faaliyetleri, her gün beş askeri gemi/bot (1 fırkateyn, 1 hücümbot, 1 karakol gemisi, 2 sahil güvenlik botu) bir uçak (CN-235), dört arama kurtarma helikopteri ile devam ettirilmiştir. Ayrıca, Dz.K.K.lığına ait hidrografi gemisi, 26 Haziran 2012 tarihinden itibaren bölgede derin su araması faaliyetlerine başlamıştır."
"Arama ve kurtarma faaliyetlerinin başlangıcından itibaren, olay bölgesi deniz unsurları tarafından 24 saat süre ile, hava unsurları tarafından gündüz süresi içerisinde sürekli olarak aranmıştır. Arama ve kurtarma çalışmaları esnasında pilotlarımıza ait bazı malzeme ile uçağa ait bazı parçalar bulunmuştur. Bugüne kadar 70×23 mil karelik bir alan taranmış, ancak pilotlarımıza ve uçağın enkazına henüz ulaşılamamıştır. Ortalama derinliği 1260 metre olan arama bölgesinde, hidrografi gemisinin dışında başka bir gemi bulunmasına dair çalışmalar Dışişleri Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı ile koordineli olarak sürdürülmektedir."
ÇALINAN UÇAK HİKAYESİ HAYAL ÜRÜNÜ
Öte yandan Genelkurmay Başkanlığı, “Suriye’den çalınan bir MIG-21 uçağının kodlarının Tel Aviv’de çözülüp İncirlik’te Türk Hava Kuvvetlerine ait bir RF-4 uçağına aktarıldığına dair” iddianın da tamamen hayal mahsulü olduğunu bildirdi. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, bugün bir gazetede bir milletvekiline atfen, Suriye’den çalınan bir MIG-21 uçağının kodlarının Tel Aviv’de çözülüp İncirlik’te Türk Hava Kuvvetlerine ait bir RF-4 uçağına aktarıldığına dair iddianın yer aldığı anımsatıldı.
Açıklamada, “Söz konusu iddia tamamen hayal mahsulüdür” ifadesi kullanıldı.