spot_img
spot_imgspot_img
10.1 C
İstanbul
Cumartesi, 21 Aralık 2024

Mega birleşme: British Airways ve Quantas

Seçtiklerimiz

Dünyadaki ekonomik dalgalanma, kapitalizmin temel direklerini çatırdatırken, devamında havacılık dahil birçok sektörde mega oyuncular, hatta mega monopoller yaratabilir. Bu süreç serbest rekabeti olumsuz etkileyeceği için endişelenmekte haksız sayılmayız. Havayolu ittifaklarının, orta-uzun vadede pek çok birleşme daha yaratacağı hususunu birçok defalar bu köşeden sizlerle paylaşmıştık. Zira British Airways ile Quantas, ‘OneWorld’ ittifakının en önemli iki oyuncusu ve üstelik Avustralya kıtası eski İngiliz İmparatorluğu’nun bir sömürgesi.

Aslında, ekonomik nedenlerle başlayarak süregelen bu ve benzer birleşmelerde her zaman biraz da tarihsel ortaklıkların katkısı olmuş ve olacaktır. Tıpkı şu an onay aşamasında olan Alman havayolu Lufthansa’nın Avusturyalı Austrian Airways’in yüzde 41.5 hissesini 366 milyon Euro’ya satın alması gibi.

Gerçekleşmesi halinde 5.6 milyar dolarlık mega bir birleşme olacağı düşünülen British Airways-Quantas evliliğine dair henüz net bir takvim veya hisse bölüşüm detayları mevcut değil. Konuya yakın uzmanlar birleşmenin kolay olmayacağını belirtse de, her iki havayolunun yaratılacak sinerji sayesinde maliyet azaltıp ciro artışı sağlayabileceğinin altını çiziyorlar. British Airways, bir yandan Quantas ile birleşmenin yollarını ararken öte yandan kısmi hissedarı bulunduğu İspanyol Iberia ile birleşme görüşmelerine de devam ediyor.

Quantas CEO’su Alan Joyce, söz konusu birleşmenin gerçekleşmesi durumunda çoğunluk hissenin her zaman Avustralyalılarda kalacağının ve Quantas çalışanlarının her zaman Avustralyalı ağırlıklı olacağının altını çiziyor. Quantas’ı endişelendiren ana konu, British Airways’in personel emeklilik ödeme yükümlülüklerinin 2.2 milyar dolar civarında olması gibi gözüküyor. Karşılıklı hisse alımına dayanacak gibi görünen bu birleşme, bana daha çok geçtiğimiz yıllarda gerçekleşen Airfrance-KLM birleşmesini hatırlatıyor.

AVRUPA’DA HAVA TRAFİK YÖNETİM SİSTEMLERİ RÖNESANSI

Günümüzde kullanılan, 2. Dünya Savaşı sonrası kurulmuş radar ve telsiz altyapısına dayalı hava trafik yönetim sisteminin, artık uydu navigasyonu ile uçuş datalarının doğrudan kokpite ulaştırılacağı ‘SESAR’ adı verilen sistemle değiştirilmesi konusunda nihayet geçtiğimiz hafta düğmeye basıldı. Aslında 5-6 yıldır hayata geçirilmesi planlanan proje, sistem değişikliğinin karmaşıklığı, geçiş dönemi planlanmasının zorluğu ve bütçe sıkıntıları nedeniyle birkaç kez ertelenmişti. Ancak artan yakıt maliyetleri, havayollarından gelen talep, çevresel duyarlılık ve yaşanmakta olan ekonomik darboğaz, bu revizeyi artık kaçınılmaz hale getirmiş bulunuyor. SESAR sistemi sayesinde, şu anda mevcut olan günlük 28-35 bin uçak hareketinin yönetme/yönlendirme kapasitesi tam 3 katına çıkacak. Sistemin maliyeti için hesaplanan bedel 2.7 milyar Euro civarında. 2020 yılında tamamen uygulanmaya geçilmesi planlanan sistem, emniyeti artıracak, havalimanları kapasitesini yükseltecek, uçuş mesafelerini kısaltacak, yüzde 95 oranında zamanında iniş/kalkış sağlayacak ve yakıt tüketimi azalacağı için tabiat anaya verilen zararı hafifletecek.

Hava trafik yönetim sistemlerinin gelişimi adına yapılacak bu geniş kapsamlı çalışma sayesinde, havayolları artık gereksiz uzun rotalar kullanmak hatta zaman zaman zigzag’lar çizerek yaptıkları uçuşlar yerine daha verimli planlanmış hava koridorlarını kullanarak zaman ve yakıt tasarrufu gerçekleştirmiş olacaklar. Zira yapılan hesaplara göre ülkemiz havayollarının da istatistik olarak dahil oldukları Eurocontrol bölgesi havayolları, mevcut hava trafik sistemi yüzünden yılda 4 milyar Euro bedel ödemekteler. Bu bedel biz yolcuların bilet fiyatlarına da yansıyan bir yük elbette.

SESAR hava trafik kontrol/yönetim sistemi şu anda ABD’de kurulmakta olan NextGen sistemi ile de benzerlik taşıyor. Teknolojiye yapılacak böylesi bir yatırım, uzun vadede sistemlerin senkronizasyonu adına çok büyük önem taşıyacak.AKŞAM

İlgili Makaleler

- Corendon -spot_img

Son Dakika