ABD sivil havacılık otoritesi Federal Havacılık Kurumu’nun (FAA) web sitesinde yer alan istatistiklere göre, 1997’den bugüne ölümle sonuçlanan uçak kazalarında yüzde 57’lik bir düşüş var.
2008’de ölümlü uçak kazası oranı 1,3 milyonda bir uçuşa gerilemiş durumda. (Bir trafik kazasında ölme riski 18 binde 1.) Hatta 2008, havacılık analizi yapan pek çok kuruma göre en başarılı yıllardan biri.
Havacılık sektörünün önemli danışmanlık şirketlerinden Ascend yıllık güvenlik analizinde, 2008’de geçen yıla oranla ölümle sonuçlanan kazalarda yüzde 25’lik bir azalma olduğu belirtiliyor. Yaklaşık rakamlara göre, 2007’de uçak kazalarında hayatlarını kaybedenlerin sayısı 730 iken, bu rakam 2008’de 539’e düşmüş. Hem de 2007’den 2008’e uçak kazası sayısı artmasına rağmen.

Havacılık sektöründeki son teknolojik gelişmelerin uçak ve yolcu güvenliği açısından büyük değişikliklere yol açtığı söylenebilir. İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Mehmet Ş. Kavsaoğlu “Uçakların daha güvenli olmaları için sürekli çalışmalar yapılıyor. Ancak kazaların önlenmesi amacıyla yapılan çalışmalarda, en önemli etken aslında geçmiş kazalardan alınan derslerdir” diyor.
Uçakları daha güvenli yapmak üzere alınan tedbirler arasında, arıza yapması muhtemel sistemlerin yedeklenmesi uygulaması da var. Havaalanlarında aletli iniş sistemleri kullanılması, hava trafik kontrolü ve seyrüsefer işlemlerinde kullanılan modern teknolojiler de bu gelişmede etkili.
Air Transport Intelligence adlı havacılık web sitesinin editörü Daly Newsweek Türkiye’ye “Son 15 – 20 yıldır güvenliği arttıran kaza önleyici tedbirler çok önemli” diyor. Öncelikle pilotları civardaki diğer uçaklar hakkında uyaran ve nasıl uzaklaşacaklarını da tespit eden Trafik İkaz ve Çarpışma Kaçınma Sistemi’nin (TCAS) zorunlu kullanımının etkisine değiniyor uzman. İkinci olarak yer yaklaşım ikaz sisteminden söz eden Daly’e göre, kokpitlerde otomatik sistemlerin kullanımının artması da pilotların iş yükünü azaltıp daha dikkatli olmalarına olanak veriyor.
En önemli maddelerden biri de, herhangi bir havayolunun yaptığı her uçuşun tüm bilgilerini toplayarak bir veri bankasında saklayan ve risk anında erken uyarı sağlayan Uçuş Harekât Kalite Güvencesi (FOQA) adlı sistemin yaygın kullanımının başlaması.
Öte yandan çarpışma sonrası yangınları önlemek için ateşe dayanıklı döşeme ve malzemelerin; koltukların çökmesini ve fırlamasını önleyecek daha güçlü ve sabitlenmiş malzemelerin kullanılmaya başlaması, kaza anında can kaybını azaltabilen değişiklikler.
Aviation Safety Network (Havacılık Güvenlik Ağı) adlı web sitesinde yayınlanan bir araştırmaya göre örneğin 1972’de 71 kazada 2374 kişi ölürken, 1985’te 40 kazada can kaybı 1990. 2005’teyse 36 kazada 1063 kişi hayatını kaybetti. 2008’deki rakamlar çok daha düşük: 32 kazada 577 can kaybı.
Amaç kaza oranını sıfıra indirmek. Ancak, kazalar hâlâ yaşanıyor. Araştırmalar, son 20 yılda kuşların yolcu uçaklarına çarpması nedeniyle 18 büyük kazanın meydana geldiğini ve 200 kişinin hayatını kaybettiğini ortaya koyuyor. İngiltere Greenwich Üniversitesi’nin araştırmasına göre herhangi bir yolcunun uçak kazasından kurtulma şansı yüzde 53. |